https://islamansiklopedisi.org.tr/ivaz-vecih
Semerkant yakınlarındaki Ahsîkes’te doğdu. Eğitimini Belh’te Mîr İvaz Taşkentî’nin yanında yaptı; tahsilini tamamladıktan sonra doğum yerine dönerek ders okutmaya başladı. Ardından tekrar Belh’e gitti. Bu sırada şehir Evrengzîb’in kumandasındaki Bâbür ordusu tarafından ele geçirilmişti. İvaz Vecîh, Bâbürlü yönetimi sırasında 1056’da (1646) Hindistan’a gitti ve hükümdar Şah Cihan’ın hizmetine girip ordu müftülüğüne tayin edildi. Evrengzîb’in tahta çıkışından kısa bir süre sonra 1069’da (1659) yüksek bir maaşla Bâbür Devleti’nde ilk defa olmak üzere ordu muhtesipliğine getirildi. Ancak bu görevinde uzun süre kalamadı. Vazifesi sırasındaki sert davranışları üzerine Keşmir’e yaptığı bir seyahatten dönen Evrengzîb tarafından 1073’te (1662) Lahor’da görevli olan Hoca Kadir ile yeri değiştirildi.
İvaz Vecîh bir yıl sonra hükümdarın ilgisini yeniden kazanmayı başardı. Şehzade Muhammed A‘zam’a hoca tayin edildi ve eski pâyesi kendisine geri verildi. Ardından Delhi’deki saraya ait medresede hocalığa getirildi ve ölümüne kadar bu görevde kaldı. Âlim olarak her zaman itibarını koruyan İvaz Vecîh, 1082’de (1672) Başkadı Abdülvehhâb ile birlikte Evrengzîb’in oğlu Şehzade Muhammed A‘zam Sultan ile Bânû Begüm’ün evlilik törenlerinde nikâh şahidi olarak bulundu. 1086 (1676) yılında, Müstaid Han’ın Evrengzîb dönemi tarihine dair Meʾâs̱ir-i ʿÂlemgîrî adlı eserini eleştirmesi sebebiyle yeniden gözden düştü ve aynı yıl vefat etti. Hayatının önemli bir bölümü eğitim ve öğretim faaliyetleri içinde geçen İvaz Vecîh, Sünnî görüşleri şiddetle savundu. Hatta 1082’de (1672), ilk üç halifeye hakaret eden Şiî Muhammed Tâhir’in idamı konusunda ısrarcı olmuştu. Bu hareketiyle ağır tenkitlere uğraması yanında ikinci defa gözden düştüğü için son yıllarında münzevi bir hayat sürdü.
ʿAḳāʾidü’n-Nesefî’ye yazdığı şerh dışında İvaz Vecîh’e ait bir eser bilinmemektedir. Brockelmann, eserin Berlin nüshasına dayanarak isminin ikinci kısmı olan Vecîh adının muhtemelen lakabı olduğuna işaret etmektedir. Bu tahmin onun, Evrengzîb’in saltanatının ilk on yılının resmî tarihi olan ʿÂlemgîrnâme’nin bazı yerlerinde sadece Molla İvaz şeklinde geçmesiyle de kuvvet kazanmaktadır. Yine Evrengzîb zamanına ait Farsça bir tarih olan Ferḥatü’n-nâẓırîn’deki kayıt da bu görüşü desteklemektedir. İvaz Vecîh’in küçük kardeşi Muhammed Tâhir de bir âlimdir; Belh hâkimi olan Sübhan Kulı Han tarafından 1675’te Evrengzîb’in sarayına diplomatik bir görevle gönderilmiş ve 1088’de (1677) vefat etmiştir.
BİBLİYOGRAFYA
Bahtâver Han, Mirʾâtü’l-ʿâlem (nşr. Muhammed Şefî‘, Oriental College Magazine, Ağustos-Kasım ek sayı içinde), Lahore 1953, s. 74-75.
Münşî M. Kâzım, ʿÂlemgîrnâme (nşr. Hâdim Hüseyin – Abdülhay), Kalküta 1868, s. 232, 392, 428, 840, 858.
M. Eslem el-Ensârî, Ferḥatü’n-nâẓırîn (nşr. Muhammed Şefî‘, Oriental College Magazine içinde), IV/4, Lahore 1928, s. 77.
Mustaid Khān, Maāsir-i ‘Ālamgiri (trc. Jadunath Sarkar), Calcutta 1947, s. 14, 74, 77, 92, 96.
Muhammed Sâlih Kenbû, ʿAmel-i Ṣâliḥ: Şâh Cihânnâme, Kalküta 1939, III, 391-392.
Abdülhay el-Hasenî, Nüzhetü’l-ḫavâṭır, V, 303-304.
M. İshak Behiy, Fuḳahâ-i Hind, Lahor 1978, IV/2, s. 285-287.
Rafat M. Bilgrami, Religious and Quasi-Religious Departments of the Mughal Period (1556-1707), New Delhi 1984, s. 172, 174, 190.
A. S. Bazmee Ansari, “ʿIwaḍ Wad̲j̲īh”, EI2 (İng.), IV, 286-287.