KERÂBÎSÎ - TDV İslâm Ansiklopedisi

KERÂBÎSÎ

الكرابيسي
KERÂBÎSÎ
Müellif: AHMET NEDİM SERİNSU
Web Sitesi: TDV İslâm Ansiklopedisi
Yayımcı: TDV İslâm Araştırmaları Merkezi
Baskı Tarihi: 2022
Erişim Tarihi: 08.11.2024
Web Adresi:
https://islamansiklopedisi.org.tr/kerabisi
AHMET NEDİM SERİNSU, "KERÂBÎSÎ", TDV İslâm Ansiklopedisi, https://islamansiklopedisi.org.tr/kerabisi (08.11.2024).
Kopyalama metni

Kalın pamuklu kumaş ticaretiyle uğraştığı için Kerâbîsî nisbesiyle tanınmıştır. Hanefî fıkhı tahsil ederek nazarî hukuk ve cedel alanında uzmanlaşan Kerâbîsî, Bağdat’a gelen İmam Şâfiî’nin ders halkasına katılarak onun mezhebini benimsedi. Şâfiî, Za‘ferânî’nin kendisinden rivayet ettiği kitapları Kerâbîsî’nin de rivayet etmesine icâzet verdi. Uzun süre yanından ayrılmadığı Şâfiî’nin Irak dönemine ait kadim görüşlerinin en önemli râvisidir. Şâfiî, Iraklı talebelerinin en gözdesi olan Kerâbîsî’nin hıfzını ve ilmini övmüş, mezhebini öğretenlere ona itibar etmelerini tavsiye etmiştir. Kerâbîsî ayrıca Ahmed b. Hanbel, Ma‘n b. Îsâ, Yezîd b. Hârûn, İshak b. Yûsuf el-Ezrak, Ahmed b. Hasan el-Kerhî, Ya‘lâ b. Ubeyd et-Tenâfisî ve Muhammed b. Ubeyd et-Tenâfisî gibi şahsiyetlerden rivayette bulundu. Aralarında Ubeyd b. Muhammed b. Halef el-Bezzâr ve Muhammed b. Ali b. Medînî’nin de yer aldığı âlimler kendisinden hadis dinledi. Ebû Bekir eş-Şâşî onun güvenilir bir râvi olduğunu söyler (Ebû Âsım el-Abbâdî, s. 24). Kerâbîsî’nin ölüm tarihi için 245 (859) ve 248 (862) yılları verilmekteyse de ikincisinin daha isabetli olduğu kabul edilmiştir. İbn Abdülber ve İbn Hacer el-Askalânî’nin kaydettiği 256 (870) yılı bir yanlışlık eseri olmalıdır.

İbn Hibbân es̱-S̱iḳāt adlı kitabında Kerâbîsî’nin biyografisine yer verir ve önceleri muteber bir muhaddisken daha sonra gözden düştüğünü bildirir. Hatîb el-Bağdâdî de onun halku’l-Kur’ân meselesi dolayısıyla Ahmed b. Hanbel ve taraftarlarınca dışlandığını kaydeder. Rivayete göre Kerâbîsî Allah’ın indirdiği lafzın mahlûk olmadığını, ancak kulların Kur’an’ı telaffuz edişinin yaratılmışlığını inkâr edenin küfre düşeceğini savunuyordu. Bizzat telaffuz fiilinin mi yoksa telaffuz edilen Kur’an’ın mı mahlûkiyetini kastettiği hususu açıklığa kavuşturulmamıştır (, XV, 372). Ahmed b. Hanbel onun savunduğu görüşün Cehmiyye’ninkinden farklı olmadığını söylemiştir (Hatîb, VIII, 64-66). Kerâbîsî, nasları esas almakla birlikte itikadî meseleleri akıl ilkeleriyle teyit etmeyi gerekli bulan ilk dönem Ehl-i sünnet kelâm âlimlerinden biri olarak kabul edilir. İbnü’n-Nedîm, Küllâbiyye’nin ricâli arasında saydığı Kerâbîsî’nin kader meselesinde Cebriyye’ye meylettiğini söylerse de bu iddia diğer kaynaklarca doğrulanmamıştır.

Kerâbîsî, devlet başkanlığı konusunda müslümanların en faziletlisi dururken başkasına biat etmenin câiz olmayacağını, bununla birlikte Hz. Ali ile Talha b. Ubeydullah, Zübeyr b. Avvâm, Âişe ve Muâviye b. Ebû Süfyân arasında ortaya çıkan anlaşmazlıkların farklı ictihadlara dayandığını, bu sebeple de suçlanmamaları gerektiğini söylemektedir. Onun, tek kişinin şahitliğini yeterli gören kimsenin nassa aykırı davrandığı için tövbe etmesinin lüzumu yönündeki ictihadı da ilginçtir (diğer bazı görüşleri için bk. Sübkî, II, 125-126).

Kerâbîsî’nin hacmi yaklaşık 200 cüzü bulan çeşitli eserler kaleme aldığı belirtilmişse de bunlar günümüze ulaşmamıştır. Adları bilinen bazı eserleri şunlardır: Edebü’l-ḳaḍâʾ (hadis, muhtelif nakiller ve fıkhî ihtilâflar açısından zengin bir içeriğe sahiptir; Mâverdî’nin Kerâbîsî’den yaptığı iktibaslar [Edebü’l-ḳāḍî, II, 327, 378] bu kitaptan alınmış olmalıdır); Kitâb fi’l-maḳālât (kelâma dair olup özellikle Hâricîler hakkında zengin bilgiler ihtiva eden kitabın bazı pasajları ilhâdla ilgili eserlerde yer almaktadır); Esmâʾü’l-müdellisîn (hadis ricâli tenkidi alanında öncü eserlerden kabul edilmiştir); Kitâb fi’ş-şehâdât; Kitâbü’l-İmâme.


BİBLİYOGRAFYA

, s. 95, 457, 602.

, VIII, 189.

, II, 775-777.

, s. 230-231.

Mâverdî, Edebü’l-ḳāḍî (nşr. Muhyî Hilâl Serhân), Bağdad 1391/1971, II, 327, 378.

Ebû Âsım el-Abbâdî, Ṭabaḳātü’l-fuḳahâʾi’ş-Şâfiʿiyye (nşr. G. Vitestam), Leiden 1964, s. 23-24.

, VIII, 64-67.

İbn Abdülber, el-İntiḳāʾ, Kahire 1350, s. 165-166.

, s. 102.

Ebü’l-Ferec İbnü’l-Cevzî, eḍ-Ḍuʿafâʾ (nşr. Ebü’l-Fidâ Abdullah el-Kādî), Beyrut 1406/1986, I, 216.

, I/2, s. 284.

, II, 132-133.

Zehebî, : sene 241-250, s. 241-243.

a.mlf., Dîvânü’ḍ-ḍuʿâfâʾ ve’l-metrûkîn, Beyrut 1408/1988, I, 203.

, VI, 141.

, XII, 430-431.

, II, 117-126.

, I, 29-30.

Ebü’l-Fidâ İbn Kesîr, Ṭabaḳātü’l-fuḳahâʾi’ş-Şâfiʿiyyîn (nşr. Ahmed Ömer Hâşim – M. Zeynühüm M. Azeb), Kahire 1413/1993, I, 132-134.

, I, 63-64.

, II, 303-305.

, I, 599-600.

Bu madde TDV İslâm Ansiklopedisi’nin 2022 yılında Ankara’da basılan 25. cildinde, 264-265 numaralı sayfalarda yer almıştır. Matbu nüshayı pdf dosyası olarak indirmek için tıklayınız.
TDV İslâm Ansiklopedisi'nden rastgele bir madde okumak ister misiniz?
BAŞKA BİR MADDE GÖSTER